Sosyal medyada asıl amaç kitlelerle iletişimi kurabilmektir. Sosyal medya ile geleneksel medyanın en temel farkı kitlenizle karşılıklı iletişim kurabiliyor olmaktır. Kitlenizle aynı dil ve üslubu kullandığınız zaman ise kendisine yakın hissedecek ve güven duyacaktır. Bu yazımızda hangi kitleye hangi mecrada nasıl seslenmeniz gerektiğini kaleme aldık. Keyifli okumalar.
Sosyal medya günümüzde insanların birbirlerinden haberdar olmalarını sağlayan önemli bir iletişim aracıdır. Aynı zamanda kullanıcılar zamanlarının çoğunu burada harcarlar. Eğlence, haber, bilgi edinme ve daha birçok amaçla kullandıkları bu sosyal mecralarda yeni yeni sektörler de görülmeye başlanmıştır. Sektörler sosyal medya hesaplarını kurduktan sonra ise birçok farklı mecralarda var olup dijital pazarlama alanında reklamlar oluşturulmuştur. Ayrıca oluşturmaya da devam etmektedirler. Pazarın tamamen dijitale dökülmesi ise çok yakındır.
Haliyle işletmeler ve kurumlar, hedef kitlelerine sosyal mecralardan ulaşmak için çalışmalar yapmaktadırlar. Her kurumun hitap ettiği kitle farklıdır. Bazen bir kişiye bazen bir topluluğa bazen de cinsiyetlere göre dil ve üslupları değişebilmektedir. Dil ve üslup kullanımını belirleyen bir sürü faktör vardır. Bunlardan bazıları yaş, cinsiyet, ilgi alanları, eğitimdir. Sosyal medyada üslubunuzu etkili kullanabilmeniz için ilk önce marka kimliğinizi iyi belirlemiş olmanız gerekiyor. Daha sonra hedef kitlenizi çok iyi tanıyor olmanız lazım. Eğer doğru bir şekilde tanımlayamazsanız kullanmanız gereken üslup ve dil yanlış olabilir. Bu yanlış size hedef kitlenize ulaşmanızda sıkıntı yaratabilir.
Sosyal Medya dilinizi nasıl oluşturabilirsiniz?
Sosyal medyada kullanıcılarla oluşturduğunuz iletişim onlarla olacak etkileşimin yüksek olmasını sağlayacaktır. Ayrıca kurmuş olduğunuz iletişimin seviyesini de arttıracağından kullandığınız dil ve üslup oldukça yüksek bir öneme sahiptir. Bunları bildikten sonra akıllarda oluşan ilk soru sosyal medya dilimizi nasıl ve neye göre oluşturmalıyız? Aslında çok kolay. Yukarıda da anlattığımız gibi, markanızı ve hedef kitlenizi çok iyi tanıyor olmanız, analizlerinizi doğru gerçekleştirmiş olmanız lazım.
Markanı İyi Tanımak
Markanızı kitlelerle iletişim kurmak için kendinizi iyi tanımladıktan sonra iletişim diliniz kendiliğinden oluşacaktır. Tüketiciler markanızı nasıl görmek isterler? markanızı kişiselleştirecek olursan nasıl bir kişilik olurdu? Bu tarz sorulara kendi içinde cevaplandırdıktan sonra iletişim dilini ve üslubunun farkına varmaya başlamış olacaksın. Bu konuda dikkatli olmanız gereken nokta ise markanızı olduğu bir kimlikten farklı göstermek ve farklı bir dil kullanmak olacaktır.
Hedef kitleye göre dil Kullanmak
Karşınızdaki kullanıcının demografik bilgilerini iyi bilmek gerekiyor. Her yaş grubuna özel dil kullanmanız gerekir. 20 yaş altı genç bir hedef kitleniz varsa ciddi bir dil kullanmanız yanlış olacaktır. Daha samimi ve içten bir dil kullanmanız gerekmektedir. Eğer kitleniz orta yaş üstü bir kitleyse samimi bir dil kullanmanız yanlış olacak daha kurumsal bir dil kullanmanız gerekecektir. Bu konuşma dilleri cinsiyetlere göre de değişiklik gösterebilir. Sadece kadınları hedef alan bir kitleniz varsa aşırı ciddi bir kullanmanız da hedef kitlenin etkileşimini azaltabilir. Bundan dolayı ölçümleriniz iyi yapmanız her zaman fayda ve etkileşim sağlayacaktır.
Yazma Stilinizi Neden Her Sosyal Medya Platformu İçin Uyarlamalısınız?
Bir ülkenin nasıl kuralları, kültürü ve görgü kuralları varsa sosyal medya platformlarının da kendine özgü dili ve kültürü vardır. Ne kadar mükemmel bir gönderi hazırlarsanız hazırlayın eğer sosyal medyada dili o kitleye ve platforma hitap etmiyorsa başarısız olacaktır. Yapılacak en büyük hatalardan birisi ise aynı içeriği uyarlamadan diğer tüm mecralarda yayınlamak olacaktır. Sosyal medyada bir platformdan diğer platforma paylaşmak için verilen izinler vardır. Bu izinler ne kadar kolaylık sağlasa da stratejinize zarar verir. Bunlar size her platform için ayrı içerik hazırlamanız gerektiğini göstermez.
Sadece her sosyal mecraya uygun şekilde paylaşılması gerektiğini söyler. Örneğin Facebook’ta yapacağınız bir paylaşım dili ile Linkedin’de paylaşacağınız içeriğin paylaşım dili aynı olmamalı. Linkedin kurumsal ve iş insanlarının bulunduğu bir platform Facebook ise daha çok eğlence ve etkileşimin yüksek olduğu bir platformdur. Twitter da bunlardan farklı olarak fotoğrafın değil kelimelerin etkili olduğu bir platformdur. Buradaki kitleleri iyi yakalayıp daha iyi etkileşimler için etkili bir konuşma dili belirlemeniz gerekebilir.
Bu blogdan çıkartmamız gereken sonuç sosyal platformların hepsine eş zamanlı paylaşırken kitleleri ve özelliklerine dikkat etmeniz gerekmektedir. Eğer doğru dili kullanırsak kullanıcılarla etkili iletişimi elde etmiş olacaksınız. Bu konuda profesyonel olan kişilerden yardımcı almanızı da tavsiye ederiz.